23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIMIZI KUTLADIK
Sayın Müdürüm, Değerli Öğretmenlerim, Sevgili arkadaşlar!
Bugün Ulu Önder Atatürk'ün 23 Nisan 1920'de Türk Milletinin geleceği yolunda attığı adımlardan biri olan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 98. Yıl dönümünde "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutlamak için toplanmış bulunuyoruz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı hepimize kutlu olsun.
Bu coşku ve sevinci bizimle birlikte kutlamak için gelen herkese teşekkür ediyoruz. Programımıza başlamadan önce hepinizi bu bayramı bize armağan eden Atatürk ve Türk büyükleri huzurunda bir dakikalık saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşını okutmak için okulumuz müzik öğretmeni Tuğba Ayşegül TAŞ'I davet ediyoruz.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder!
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, güneş doğmasın ne çıkar?
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Okulumuz Müdürü Rifat GÜNDAY yaptı.
GÜNDAY KONUŞMASINDA ; 23 NİSAN (98.YIl Dönümü)
"Hakimiyet-i Milliye " ye geçişin kalbini taşıyan Yüce Gazi Meclisimiz eliyle İstiklal Savaşımız yürütülmesini sağlayan ; "Milli İrade " Ülkemizi İşgalden ve işgalcilerden kurtaracak -siyasi ve askeri çözümleri özenle yürütmüş ve Milletçe hafızalarımızda en seçkin yerini almıştır.Meclis-i Mebusan´ın basılarak dağıtılmasından sonra ; Ankara´da yeni bir Meclis açma zaruretini Gazi Mustafa Kemal heyet-i Temsiliye adına
Ankara´dan 21.04.1920 tarihli çok ivedi bir telgrafla ;
Kolordulara (14'ncü Kolordu Komutan Vekilliği'ne), 61'nci Tümen Komutanlığı'na,
Refet Beyefendi'ye, Bütün Valiliklere, Bağımsız Sancaklara, Müdafaa-i Hukuk Merkez
Heyetleri'ne, Belediye Başkanlıkları'na meclis´in 23 Nisan 1920 cuma günü açılacağını yeni bir genelge halinde tebliğ etmiştir.23 Nisan 1920´de Aciz duruma düşen İstanbul yerine yeni geçici merkez TBMM nin açılışını ve Milli İradeyi hakim kılan çabaları yürüten; Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha minnetle ve şükranla yadediyoruz.
TBMM açıldıktan sonra ilk iş Mevcut milis ve Resmi kuvvetler TBMM hükumeti emrine alınarak ; Sevr reddedilmiş , Misak-ı Milli yemini terkrarlanmış ,işgalcilerle savaşılma şartları hazırlanırken , bir yandan da ayaklanmalar elden geldiğince bastırılmaya çalışılmıştır.İş te böyle büyük bir milli gün çocuklara armağan edilmiş ve hala dünyada böyle bir armağan daha çıkamadı.
Kuva-yı Milliye ye başından beri destek veren Eskişehir ; Sivas Kongresinin masraflarının bir kısmını karşılamış , Sivrihisar halkı yeni bir uçak satın almıştır.
Türk Tarihindeki bu önemli gün´ün çocuklara armağan edilmesi de başlı başına dünyada ilk ve tek örneğidir.Atatürk´ün dediği gibi Yüce Türk Milleti ebediyete kadar "sonsuz saadetler" içinde yaşasın, Türk Milleti´ne ,Devletine ,Vatanına ,Ay-Yıldızlı Bayrağımızla hür ve bağımsızlık içinde nice yıllar dilerim. DİYEREK TAMAMLADI.
Okulumuz öğrencilerinden Oğuzhan A. "RESİM" adlı şiiri okudu
Her gün
Enginlerden engin
Yücelerden yüce
Bir duygu sarar bizi
Bu sınıfa girince.
Yanda, bir uçtan bir uca.
Mavi deniz
Odanın içinde güneşleri bulunca.
Isınırız.
Enginlerin engini deniz olsa
Deniz ufak!
Yücelerin yücesi güneş olsa
Güneş küçük!
İlk günü gördük, nerden geldi:
Duvardaydı
Denizleri, güneşleri
Küçülten büyüklük.
Kürsünün üstünde bir resim:
Gözleri denizlerden mavi
Bakışları güneşlerden sıcak.
Dört mevsim.
Kürsünün üstünde:
Atatürk'üm, arkasında al bayrak
Kolları kavuşturmuş göğsünde.
Bu resimle başlar bizim günümüz
Karşımızda Atatürk'ü gördükçe
Kıvançla dolar, taşar gönlümüz.
Öğretmenimizin kürsüde
Verdiği dersi
Dinler bizimle birlikte
Atatürk'ün resmi.
Çalışkanız, çünkü
Çalışınca
Bakarız, Atatürk güldü.
Bir yanlışlık yapsak
Bulutlanır gözleri
Anlarız Atatürk üzüldü.
Gelsek kürsünün dibine
Görür bizi
Eğilince.
Kalksak, gitsek gerilere
Otursak arkalarda;
Başımızı kaldırmadan duyarız:
Atatürk orada.
Öteki odalarda
Başka başka resimleri Ata'mın.
Atatürk'üm artık ömrüm oldukça
Bu resminle karşımdasın!
Yok hiç birinde
Bundaki tılsım
Değişen çizgilere
Canlı gibi bu resim.
Öyle canlı ki sanırım
Bende bir gün okulu bitirince
Uzanan ellerinle
Okşanacak sırtım.
Öyle canlı ki, sanırım
Karanlık bile olsa
Aydınlanır yollarım.
Tıpkı sınıftaki gibi
Yapacağım bir işte
Bu resmindir rehberim:
Kötülüğe uzanırsam
Çat kaşlarını
Tutulsun ellerim
Tıpkı sınıftaki gibi
Bütün ömrüm boyunca
Yaptığım her işte
İyi, doğru oldumsa
Sevincini belli et.
Gülümse!
Yaprak yaprak dökülürken önümde
Her yıl dört mevsim;
Sınıflar içinde yalnız bu sınıf
Resimler içinde yalnız bu resim!
Behçet Necatigil
Okulumuz öğrencilerinden Kübra Y. "GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA" adlı şiiri okudu.
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA
Ben o yılların macerasından geldim.
Barut, toz ve ihtilaldi hepten.
Dolaklı hilal bıyıklı süvarilerle,
Hüzünlü marşlar söyleyerekten
Bir davul zurna, bir üçlü, bir bayrak.
Saf çelik kılıçlar ata yadigarı
Yorgun söğütler, mahzun yollar, kağnılar
Göğsü tekmil döğmeli bir zabitin ardından
Bir yıldızlı tan yerine at sürerekten.
Derdini bilemedik,
Dermanın olamadık Gazi Paşa,
Sana hasretimiz cân-ü yürekten.
Artık bir özge tarih oldu yaşadığımız;
Bozkırdan, mavzerden, kandan ve sesten,
Namlular elpençe, süngüler pusuda,
Kalpağın, dolgun bıyıkların, kırbacın
Bir sen kaldın, bir vatan kaldı, bir koşu,
Bir macera kaldı dillere destan,
Bir gök kaldı mavi, bir kitap yeşil.
Gayri bundan geri bana ağlamak yaraşır.
Temmuzda bir serçe kalkar Sakaryadan
Ağustosta kartal döner.
Günler uzar hasretle dışımızdan, içimizden
Bir kudretli kumandadır bakışın Paşam,
Geceler içinde patırtılarla yanar
Ağlamak ne kelime ki bizlere,
Ankara'dan gelir geçer trenim,
Bir gün olur elbet ben de binerim,
Varır toprağına yüzüm sürerim
Biz vatan çocukları. Gazi Paşam,
Dilimiz takılı kaldı;
Diyemedik
Boynumuz bükülü kaldı;
Doyamadık
Turgut UYAR
Adres:
SÜMER MAHALLESİ YÖRÜKOĞLU SOKAK NO 21/A ODUNPAZARI/ESKİŞEHİR
Telefon
0 222 335 38 15